Bu hafta içerisinde düzenlenen IFCO fuarında, Rusya Dijital Pazarlama Ajansı olarak görev almak ve Rusya’nın en büyük medya partnerlerinden oluşan 20 kişilik güçlü bir ekibi ağırlamak benim için unutulmaz bir deneyimdi. Onları ülkemizde misafir etmek, Türk kültürünün samimiyetini ve misafirperverliğini göstermek yalnızca işin bir parçası değil, aynı zamanda iki ülke arasında gerçek bir köprü kurmanın gururuydu.
IFCO sadece bir fuar değildi; vizyonun, emeğin ve işbirliğinin somut bir sahnesiydi. Bu süreç boyunca çok yoruldum. Ama yorgunluk, manevi başarının yanında önemsiz bir detay olarak kaldı. Çünkü insanın kalbine dokunan, emeğinin boşa gitmediğini hissettiren başarı, başka hiçbir şeyle kıyaslanamayacak kadar değerli.
Bu mutluluk, işimizin yalnızca pazarlama ve stratejiden ibaret olmadığını bana yeniden gösterdi. Asıl mesele; güven kazanmak, dostluklar inşa etmek, kültürler arası köprüler kurmak ve bu köprülerin üzerinden daha nice ortaklıklara yol açmak. IFCO’da bunu başarabildiğimizi görmek, bana gurur ve güç verdi.
Burada özellikle teşekkür etmem gereken çok kıymetli isimler var. Başta İTKİB ekibi, bizlere inanan ve destekleyen Sayın Başkan Mustafa Paşahan, Fatih Zengin ve sahada beraber omuz omuza çalıştığım ekip arkadaşlarım… Hepiniz bu yolculuğun parçasıydınız ve bu başarı sizlerle daha anlamlı hale geldi.
Manevi başarıyı, rakamlardan daha değerli kılan şey işte bu birliktelik. Yoruluyorum ama her defasında daha fazlasını yapmak için yeniden güç buluyorum. Çünkü bu başarı, içimde yeni bir ateş yakıyor. Bir yazarın dediği gibi:
“Sisifos’un mutluluğu, taşın zirveye her defasında yeniden taşınmasında gizlidir.” – Albert Camus, Sisifos Söyleni
Camus’nun bu satırlarını yıllar önce okuduğumda belki sadece bir felsefi düşünceydi. Ama bugün yaşadıklarımla beraber çok daha derin bir anlam kazanıyor. Taşı tekrar tekrar zirveye çıkarmak, her defasında yeniden yorulmak ama sonunda yeniden umut ve mutluluk bulmak… İşte benim iş hayatımdaki yolculuğum da tam olarak böyle.
